Son dönemlerde maden projeleri büyük bir hız kazandı; neredeyse her geçen gün yeni bir maden projesinin haberini duyuyoruz.

Özellikle BirGün’de Gökay Başcan tarafından hazırlanan haberde oldukça detaylı bir şekilde Kazdağları’ndan Munzur’a, İznik’ten Murat Dağı’na kadar birçok bölge maden şirketlerin projelerini görebiliyoruz.

Bununla beraber çoğu projede Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporu ile ilgili sorunlar çıktığını ve önceden belirlenmiş limitlerin aşıldığı görülmekte.

Projelerin bir kısmının Avrupa Birliği veya ABD gibi ülkelerde izin çıkmayan çıkarlan toprakta bulunan madenin düşük olduğu projeler olması da ayrı bir detay.

Zararlarını önümüze koyunca yararlı ciddi bir şekilde sorgulanan bu madenlere karşı birçok ilçede protestolar ve imza kampanyaları başlatılmış durumda. Bazılarında ise güzel haberler de var.

Çanakkale: Alamos Kazdağları Altın Madeni

Kazdağları’ndaki altın madeni projesiyle gündeme gelen Kanadalı Alamos Gold şirketi, bölgede siyanürle altın arama faaliyeti yapmak istiyor.

Bununla beraber şirketin izin verilen limitin neredeyse 4 katı ağaç kestiği de ortaya çıktı.Şirket, Kazdağları’nın yanı sıra Ağı Dağı ve Çamyurt’ da iki farklı maden projesini hayata geçirmeyi hedefliyor.

Çevre katliamına karşı çıkan yurttaşlar, Kazdağları’na giderek ‘Su ve Vicdan Nöbeti’ başlattı. Türkiye’nin ‘oksijen deposu’ olarak adlandırılan bölgeye sahip çıkan yurttaşlar ayrıca sosyal medyadan #KazDağlarıHepimizin etiketiyle tepkilerini dile getiriyor.

Ayrıca kampanya ile ilgili öne çıkan iki imza kampanyası da var.

Manisa: Karahöyük Dağı Taş Ocağı

Akhisar’ın Karahöyük Dağı’nda yıllardır faaliyet gösteren taş ocağının kapasite artırımı için onay aldı. Akhisar’da taş ocağının yıllardır çevreye, tarım alanlarına ve yerleşim yerlerine zarar verdiğini belirten yurttaşların taş ocağının kapasite artırımını onaylamasını Akhisar Belediyesi önünde protesto etti.

Kütahya: Murat Dağı Altın-Gümüş Madeni

Türkiye’deki su kaynaklarının yüzde 40’ına sahip olan ve birinci dereceden deprem bölgesin de yer alan Ege Bölgesi’nin en yüksek dağı Murat Dağı altın-gümüş madeni tehdidi altında.

Bölgenin en önemli temiz su kaynağı olan Murat Dağı’ndaki altın ve gümüş madeni çıkarma projesi için 8 Mayıs’ta verilen ‘ÇED olumlu’ kararının iptali için 60’a yakın kurum ve kişi dava açtı.

ÇED raporu onaylanan Anadolu Eksport adlı şirket, o bölgedeki diğer 5 ruhsatını göstererek bölgenin ‘maden sahası’ ilan edilmesini talep etti.

ÇED iptal davasında kritik gün 19 Ağustos. Mahkemenin atadığı 7 kişilik bilirkişi heyeti 19 Ağustos tarihinde incelemelerde bulunacak.

2 milyon ağacın kesilme riski olan bu projeye karşı başlatılan imza kampanyasına buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.

İznik: Çinko-Kurşun-Bakır Ocağı

İznik’te çinko-kurşun-bakır ocağı aramaları için ÇED süreci başladı. Maden aramalarının yapılacağı alan, biyoçeşitlilik rezervi açısından Türkiye’nin en zengin bölgelerinden biri.

CHP’li vekiller konuyu Meclis’e taşıyarak tepki gösterdi. Maden arama sahasının büyük bölümü ormanlık alan içerisinde bulunuyor. Bu projeyle İznik Gölü yok olma ile karşı karşıya kalacak.

Bu projeye karşı düzenlenen bir imza kampanyasına buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Uşak: Taş ve Altın Madenleri

Uşak’ın Sivaslı ilçesine bağlı Pınarbaşı beldesinde 15 yıldır faaliyette olan taş ocakları 100’den fazla su kuyusunu kurutmuş durumda. Çevreye verdiği zararı görmezden gelen şirket, kapasite artırımı için ÇED raporu istedi. Kapasite artırımına karşı çıkan yöre halkı ÇED toplantısını yaptırmadı.

Uşak ilinin Eşme ilçesinde yer alan Kışladağ’da 2006 yılından bu yana altın çıkarma faaliyetleri yapılıyor. Avrupa’nın en büyük ikinci madeni olduğu söylenen işletmede 450 metre derinlikte ve 1000 metre çapında bir alanda 70 bin ton siyanür kullanılarak altın çıkartılıyor.

Artvin: Bakır ve Altın Madenleri

Çalık Holding’e bağlı olan Lidya Madencilik ve Sandstorm Gold şirketi tarafından ortak olarak kurulan, Artvin Madencilik’in, Artvin’in Yukarımaden ve Aşağımaden köyleri mevkiinde yapmayı planladığı altın, bakır yeraltı maden işletmesi kapasite artışı projesi ile ilgili olarak başvurdukları ÇED raporu halkın tepkisine, protestolarına rağmen onaylandı.

Kampanya ile ilgili #artvinedokunma hashtagi ile bir imza kampanyası başlatılmış. Bu kampanyaya buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.


Reklam

Antalya: Mermer Ocakları

Devmar Mermer tarafından Kaş’ta faaliyetlerini sürdüren mevcut mermer ocağının kapatılması beklenirken, 8 mermer ocağının daha açılacağı iddiaları gündeme geldi.

Maden çıkarmak için yapılan patlamalar, yer altı sularının yatak değiştirmesine ve kurumasına neden oluyor. Madenin taşınması sırasında ağır yük taşıtlarının çıkardığı toz, sebze ve meyve bahçelerinin kurumasına yol açıyor.

Antalya’nın İbradi ilçesinde mermer ocakları projesi gündemde. Projeyi iptal ettirmek isteyen yöre halkı, mücadeleye devam ediyor. Son olarak ‘ÇED gerekli değildir’ kararı iptal ettirildi.

İbradi ile ilgili başlatılan imza kampanyasına buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Ordu Altın Madeni

Ordu’nun Fatsa ve Ünye ilçelerindeki maden projelerine halk tepkili. Fatsa’da çevre katliamına neden olan altın madenini genişletme amacıyla bazı köy ve mahallelerde sondaj çalışması yapılmaya başlandı.

Sondaj çalışmaları sırasında çok sayıda ağaç kesilirken sular da kirlendi. Ünye’nin Şenyurt Mahallesi Kızılkaya Ormanı’nda MTA tarafından yapılmak istenen maden arama sondajına halk tepki gösterdi.

Fatsa ve Ünye’de maden, taş ocağı nedeniyle yaşadıkları mağduriyetler nedeniyle yeni maden alanlarının açılmasını istemediklerini belirten yurttaşlar MTA’nın sondaj çalışmasını engelledi. Yurttaşlar, ormana 20 metre kadar giren makinaların önüne geçerek kesimi durdurdu.

Bu madene karşı başlatılan bir imza kampanyasına buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Munzur Maden Ocakları

Hali hazırda 145 maden projesinin bulunduğu kentte altın, bakır, gümüş, molibden, kurşun, çinko ve krom gibi madencilik faaliyetleri gerçekleştirilmek isteniyor.

Verilen ruhsatlardan bir kısmı tarihi höyükleri de içine alan 43 bin hektarlık alanda ilan edilen Munzur Milli Parkı’nın bir bölümünü kapsıyor.

Arama ruhsatı verilen sahanın bir kısmının florasında bin 900 çeşit bitki tespit edildi, bunlardan 43 çeşidi Munzur Dağları’na, 227 çeşidi Türkiye’ye özgü endemik türlerden oluşuyor.

Birçok çevre örgütü ve STK Munzur’un korunması için çağrı yaptığı kampanya için düzenlenen bir imza kampanyasına buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Balıkesir Altın Madenleri

Kazdağları’nın yanı sıra Balıkesir’de bir çok bölge madencilerin işgali altında. Kızıltepe Altın- Gümüş Madeni 2015 yılından bu yana faaliyeti sürdürürken, Havran ilçesi Eğmir Köyü Altın Madeni, İvrindi Altın Madeni, proje aşamasında.

Yine Havran’nın farklı bir bölgesinde yapılmak istenen Demirtepe Altın Madeni projesi yöre halkının mücadelesi sonucunda iptal edildi.

İzmir Bergama Altın Madeni

İzmir’in Bergama ilçesine bağlı Ovacık Mahallesi’nde bulunan ve faal olan altın madeni işletmesine rezerv sağlamak için, ilçenin kırsal mahallelerinden biri olan Yerlitahtacı’da, altın madeni açık ocak işletmeciliği projesinin hayata geçirilmesi planlanıyor.

Projeye 2009 yılında verilen ‘ÇED olumlu’ kararı, geçen yıl iptal edildi. Karar, Danıştay tarafından da onanarak kesinleşmiş oldu. Mahkemenin kararının ardından, aynı proje için alan değişikliğine gidildi.

Yeniden ÇED başvurusunda bulunuldu. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na sunulan dosya, İnceleme Değerlendirme Komisyonu’nda görüşüldükten sonra, ÇED olumlu kararı verildi.

Bergama Çevre Platformu’nun konu ile başlattığı imza kampanyasına buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Yatağan Kömür Madeni

Muğla’nın Köyceğiz ilçesinde bulunan Altınsivri Tepesi’ndeki Ovilin madeni ocağını 4 yıldır işleten şirket, faaliyet alanını 2,5 hektardan 25 hektara çıkarmak için Muğla Orman Bölge Müdürlüğü’ne başvurdu.

4 yıldır madenin yarattığı tahribatın sıkıntısı çeken yurttaşlar şirketin başvurusunu protesto etti. Yurttaşlar, Karaçam ve Sığla ormanlarının, biyolojik çeşitliliği ile 80 endemik bitkiye ev sahipliği yaptığını belirtti.

Muğla’nın Yatağan ilçesinde 6 yıldan bu yana feldspat madeni Straton Madencilik firması, yeni bir maden ocağı açmak için 2 sene önce harekete geçti.

Maden şirketinin, çam ağaçlarını kesmek istemesine köylüler tepki gösterdi. Fıstık çamının tek geçim kaynağı olduğunu belirten köylüler, geçen aylarda bölgeye gelen dozer ve iş makinelerinin çalışmasına engel olmuştu. Ardından açtıkları davayı kazanarak projeyi iptal ettirdiler.


2 Comments

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.